Peribacalarının Hikayesi

 

Peribacalarının Hikayesi
Fotograf Adem YILDIRIM

Peribacalarının Hikayesi

Peribacalarının Hikayesi ni anlatmamız gerekir. Peribacaları Kapadokya‘nın muhteşemliğini ortaya çıkaran doğal harikalar. Peribacalarının her gün batımında renk değiştirdiğini biliyor muydunuz? Bu büyülü kayaların nasıl ortaya çıktığını hiç merak ettiniz mi? Şimdi o büyülü kayaların, büyülü varoluş hikayesine göz atacağız.

Peribacaları nasıl oluştu?

Tüm dünya tarafından doğal harikalar olarak nitelendirilen peribacaları, milyonlarca yıl önce başlayan jeolojik bir süreç sonucunda ortaya çıktı.

Erciyes ve Hasandağı olarak bilinen dağların  volkanik patlamaları bölgeyi kalın külle kapladı ve bu kül daha sonra katılaşarak ‘tüf’ adı verilen yumuşak bir kayayı oluşturdu.

Rüzgar ve suyun doğal güçleri (erozyon) işini yaptığında, bugün görülebilen ve gökyüzüne doğru 130 metreye kadar uzanan ‘peri bacaları’ oluştu.

Doğa işini yaptıktan sonra insan zekası devreye girdi ve Kapadokya’nın doğal estetiğine, sanatsal bir estetik kattı.

Roma zulmünden kaçan Hristiyanlar Kapadokya’ya geldiler. Bölgede bulunan kayaların kolay ve işlenebilir olduğunu keşfettiler. Hristiyanlar kendilerine göre yaşam alanları, depolar, ahırlar, şapel ve kiliseler inşa etmeye başladılar. Buraları ziyaret ettiğinizde  o günlerin izlerine rastlarsınız. Dumandan kararmış duvarlardan mutfak olduğunu, duvarlara çakılmış kulplar gördüğünüzde ahır olarak kullanıldığını hemen anlarsınız ve hayal edersiniz.

Bölgede 10 kata varan yeraltı şehirleri de görürsünüz. Düşmanın sığınakları tespit etme olasılığına karşı inşa edilen bu yeraltı şehirlerinde nerdeyse 10000 insan yaşayabilirdi. Dargeçitlerle birbirine bağlanan yaşam alanlarında su kuyuları bile vardır. Yeraltı şehrine girişleri engellemek için girişte çok büyük yuvarlanan taş kapılar görürsünüz.

Bölgedeki bulunan ayakta kalan kiliselerden olan Karanlık Kilise mükemmel denilebilecek frenkslere sahiptir. 11. yüzyılda inşa edilmiştir ve bir manastıra birleşiktir.

Başka bir kiliseden bahsedecek olursak Tokalı Kilise yine 10 ve 11. yüzyılda inşa edilmiştir. İlk inziva yeri olarak kullanılmıştır. Sanat makalelerinde her zaman yer bulmuş ve anlatılmıştır.

Bir zamanlar sığınak olan Kapadokya UNESCO Dünya Mirası Alanı’dır . Mağara evlerin bir kısmı da butik otellere dönüştürülmüş ve mağara odaların sıcacık şömineleri ve muhteşem manzarasıyla misafirlerine konfor sunduğu görülmektedir.

Bölgeyi ister yürüyerek gezin, ister sıcak hava balonuyla yukarıdan seyredin, ister yer altı geçitlerinde dolaşın. Kapadokya herkesin mutlaka görmesi gereken bir yer. Sizleri Kapadokya’ya bekliyoruz.

 

0
Rated 0 out of 5
5 üzerinden 0 yıldız (0 inceleme)

Yorumlar

Henüz yorum yok, ilk yazan siz olun.

Yorum Yazın